Devrimden önceki Rusya’da tabiri caizse en alt tabakadaki insanları gözler önüne seren bir tiyatro metni Ayaktakımı Arasında. İnsanların ölüme o kadar yakın olunca nasıl karşıladığını gösteriyor. Her gün yemek bulmak için başka birinden çalmak zorunda olmanın acısı. Artık ne din ne de insanlık veya gururun işlemediği bir seviyeyi görmek işte kitabın sizi götüreceği dünya orası.
Kitap bir tiyatro metninden beklediğimden çok daha akıcıydı. Bir akşam içerisinde bitti. Yani uzunluğuna bakıp korkmamak gerek. Bittiğinde ne ara bu kadar sayfa geçmiş ve ne ara kendimi o pansiyon benzeri yerde bulmuşum diyorsunuz istemsiz.
Rus edebiyatını anlamak ve yoksulluğun psikoloji üzerindeki etkilerini azda olsa anlamak için okunabilir. Tolstoy ve Dostoyevski’nin anlattığı kişilere daha farklı bir açıdan bakmanızı sağlayacaktır.