Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, BBP’nin Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek vereceğini açıklamasının ardından aldığı tavra değinerek, “Başbakan iki gün önce grup toplantısında ‘Büyük Birlik Partili kardeşlerim, Saadet Partili kardeşlerim de bizi destekleyecekler’ dedi. Ondan birkaç gün önce Tokat mitinginde ve Yozgat mitinginde de aynı şeyleri söyledi ama bizim kararımız açıklandıktan sonra Sayın Başbakan’ın tavrı birden değişti. Halbuki demokrasilerde herkesin ilk önce yapması gereken karşısındakinin fikrine ve görüşüne saygı duymasıdır. Tabi burada biz aynı üslubu hiç kullanmadık ve kullanmayacağız ama şunu özellikle vurgulamak istiyorum; biz Büyük Birlik Partisi olarak Sayın Başbakan’la görüşmelerimiz yalnız olmadı. Bu görüşmeler bir kısım da rahmetli genel başkanımızın eşi, oğlu, ağabeyi, kendi heyetinden genel başkan yardımcıları, genel sekreterleri, bakanlar, bizim parti heyetimizden genel başkan yardımcılarımız, genel sekreterimiz hep heyetler halinde görüştük. Mesela en son Cumhurbaşkanlığı için ziyaretinde iki saate yakın bir süre görüştük. Bunun 45 dakikası rahmetli Muhsin başkanımızın şehadet sürecinde gelinen noktaydı. Kendisine bu hadiseleri çıplaklığıyla anlattık. Bütün bunlar ortadayken Başbakan’ın çıkıp ‘Yüzümüze karşı bir şey söylemiyorlar ama meydanlarda 5 yıldır bu hadisenin aydınlatılmaması noktasında bizi suçluyorlar’ sözüne gerçekten ben pes doğrusu diyorum, başka hiçbir şey söylemiyorum. Sen bu ülkenin Başbakanısın. ‘Fırat’ın kenarında bir kuzuyu kurt kapsa onun da sorumlusu benim’ diyen sen değil misin? 5 yıldır Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarımızın şehadet süreci aydınlatılmadı ve biz de diyoruz ki ‘Hükümet sensin, aydınlat, neyse ortaya çıkart’ diyoruz. Muhsin Yazıcıoğlu üzerinden bizi siyaset yapmakla suçluyor. Muhsin Yazıcıoğlu bu partinin kurucusu. Buradaki insanların hepsi Muhsin Yazıcıoğlu için bu partide yer aldılar biz de ona inandığımız için. Bizim liderimizdir. Sen Menderes üzerinden halen siyaset yapıyorsun. Senin geleneğinle hiç ilgisi yok. Rahmetli Özal üzerinden siyaset yapıyorsun. Yani Muhsin Yazıcıoğlu’nun üzerinden de yapmaya başladın, bizi suçlar gibi. Bu kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.
